2015’in Unutulan Mektubu

Bu yazı üstüne alınan herkese açık mektuptur,

Bakın güzel insanlar, hayat bana kalırsa bizim yaşadığımızdan çok daha değerli bir şekilde geçirilebilecek kıymetli bir nimet.
Her şeye isyan ederek hiç bir şeyi değiştiremeyeceğimizin farkında olmamız gerekmekte, istemediğimiz olayları değiştirmeye çalışmaktansa, kendimizi geliştirmeye odaklanmalıyız bana göre.

Evet, istenmeyen şeyler kümesi çok kapsamlı bir küme olsa dahi bu konuda hiç değilse takıntılarımızdan kurtulup, hayata güzel bakmayı sağlamamız gerekmekte.

Güzel… Bu kavramda genel geçer bir kavram değil, aynı zamanda dürüst bir kavram da değil. Ülkenin yanı başında ışid isminde bir yapılanma mevcut, bu yapılanma çocuklara saklambaç oyununu rehine öldürme üzerine kurgulanmış bir oyun olarak öğretmekte. Ve evet bu oyunda başarılı olmak çocuklara sırf kendilerini önemli hissettirdiği ve o ortamda kabul görmelerini sağladığı için güzel gelmekte. Ve hatta belki o genç dimağlar için bu eylem iyidir, kim bilir…

Şu bilgisiz, cahil kişiliğe sahip olan ben, bir anlık karar ile birlikte bu – benimaçık mektup olarak adlandırdığım – yazıyı yazıyorum. Benim sizler için değersiz ve hatta saçma olan düşüncelerime göre, tek gayemiz kendimizi geliştirmek olmalı. Ama bu gelişimin sınırı olmamalı, insan yeter ki kendini geliştirebilsin, önemli olan gelişimin kendisidir.

Etrafınızda yer alan onca “saçma kişi” arasından bir kaçını eleştirmeyin, dönün kendiniz eleştirin, hiç değilse sizin eleştirinizi hakaret olarak algılayıp size küfredecek insanlar için düşünme yetinizi kullanmaktansa, kendi gelişiminiz için iyi adımlar atabilirsiniz.

Fizikte bolca kullanılır “son durum – ilk durum”, evet budur gelişim.
Önceki haline göre gerçekleştirdiğin bilinçli farklılıktır gelişim, eğer sen istemsizce farklılaşıp çevrenden etkilenmeye başladıysan şunu bilmen gerekiyor, bu değişim senin gelişimin değil tersi olarak gerilemendir, insan dediğimiz yaşam formu kendi iradesine sahip olmalı ve istedikleri doğrultusunda kendi yaşamına yön vermelidir. Aksi durumlarda bataklığa saplanmış uyuşturucu müptelası olup yaşamdan zerre faydalanamamış insanlar gibi sonunu tayin edemez ve rüzgârın savurduğu yaprak misali içinde bulunduğu zaman zarfının önüne serdiği şartlar karşısında bir sağa bir sola savrulmak mecburiyetinde kalır.

Kendinizi, sonunu düşündüğünüz ve kendi tayin ettiğiniz olaylara sürüklemekte ve bu tayin sonunda meydana gelen olaylar silsilesinden sorumlu tutmalısınız. Yaşadığımız coğrafya bu gibi seçimler karşısında bize oldukça zorluklar çıkaracak durumdadır evvelden beri. Ancak tarihte bunu başarabilmiş kişiler varsa eğer, elbet öyle ya da böyle bizde başarabiliriz diye düşünüyorum.

Evet biliyorum, size ne yapmanızı söyleyen ve hatta size yön veren kişi olmaya çalışmam saçma bir şey ancak ben zaten böyle bir amaç gütmüyorum içimde, tek istediğim hayat karşısındaki bakış açısıyla, düşünceleriyle beni derinden etkileyebilecek veyahut sadece fikirlerini benle paylaşmak isteyecek güzel insanlara ulaşabilmek. Bu kişilere ulaşabilecek bir sosyal ağ ise bu platform, umarım işe yarar ve böylece o kişilere ulaşabilirim. Kendinize iyi bakın güzel insanlar, saygı daim kalsın…


Yayımlandı

kategorisi

,

yazarı:

Yorumlar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir